Fenerbahçe Kulübü Lideri Ali Koç, Yüksek Divan Konseyi toplantısında konuştu.
İşte Ali Koç’un açıklamaları:
“Stadyumun isminin ‘Atatürk Stadı’ olması konusunda mali genel şurada bir oylama yapacağız. Bu türlü bir zorunlulumuz yok lakin yanlışsız uygulamanın bu olduğunu düşündük.”
“4 Nisan’da yaşananların hala aydınlanmaması Türkiye Cumhuriyeti’nin bir ayıbıdır. Evraka bakan polis, bekçi, savcı, hakim hepsi FETÖ’den ihraç olmuş. Bu mevzu hepimizin namusudur, yalnızca Fenerbahçe’nin değil tüm Türkiye’nin namusudur. Şayet istenilen gerçekleşseydi Türkiye için çok vahim şeyler gerçekleşebilirdi. Bu kulüp bitmez, terör örgütü de bitiremez, kimse bitiremez.”
“Gittiğimiz her yerde dayak yemeye başladık“
“TFF ziyareti… Bunların düzeyine inmek istemiyorum fakat öteki türlü de bunlarla çaba edemeyiz. Çalınan puanlarımızın yanından çalınmaya çalışılan puanlarımız bizi çok rahatsız etti. Gittiğimiz her yerde dayak yemeye başladık ve rakip kart yememeye başladı.”
“Fenerbahçe’yi şampiyon yapmayın diye bir talimat mı aldınız?’ dedik”
“Güç nerede, kim daha çok gürültü çıkarıyor toplumsal medyada, TFF kime daha çok kulak veriyor. Bu hakemlerimizi etkiliyor. Tahkim Konseyi’nde yer alan ismin yaptığı beğeniyi sorduk, ‘Oğlu kazara beğenmiş’ dediler. Biz de yedik… Tüm bunların üzerine TFF’ye gidip ‘Sayın lider, biz âlâ yeterli niyetten şüphelenmeye başladık. Fenerbahçe’yi şampiyon yapmayın diye bir talimat mı aldınız?’ dedik. Vakit gösterecek fakat biz en ağırını bu kulübün 18 yıl başkanvekilliğini yapmış bireyde yaşadık.”
“Oraya gittiyseniz yazık size”
“Malum kulübün liderine sesleniyorum; Biz randevu alıp gittik. Siz ise randevu almadan, eski bürokrat olan köstebeğinizle bir arada gitmişsiniz oraya. Ne konuştuğunuzu bilmiyorum fakat biz gittik diye oraya gittiyseniz yazık size.”
“Ben ne evrak hazırlayacağım”
“Her vakit meyvesini aldıkları için… Oradaki köstebekleri sabahtan akşama kadar onların menfaatleri için çalışıyor. Sayın lidere da o beşere dikkat etmesini öneriyorum. Erden Timur hakkında evrak hazırlattığım tezi… Ben bunu ciddiye almadım lakin Fatih Altaylı’nın sert bir yazı yazdığını görünce Metin Öztürk’ü arayıp ‘Siz bu türlü dediniz mi?’ dedim. O da benim hatırladığım üzere söyledi. Daha sonra Kulüpler Birliği toplantısında bana ‘Oturup konuşsanıza’ dedi. Ben televiyzona davet ediyorum gelmiyorlar. Bu kişi hakkında bizi bir sürü bilgi geliyor. Tutulmayan kelamlar, vaktinde teslim edilmeye mülklerle ilgili. Biz buna mı dönelim? Ben ne evrak hazırlayacağım!”
“Şampiyonluk posterlerini revize etmeyi Allah kimseye nasip etmesin”
“Bugün TFF çıkıp, ‘Ne var kardeşim elinde anlat’ dese bu kadar rahat davranamayacaklar. Ne var kardeşim, çıkın anlatın! Ne yazık ki rakibimizin kötülük yapma meziyeti takdire şayan. Bunu yaparken de rastgele bir vicdani sorgulama yaşamamaları da çok enteresan. Biz bunu yapamayız. Ligi bitirmemek, gayrimenkul projelerini bitirmemeye benzemez demeliydik! O vakit bilmiyorduk…Bizim örgütle verdiğimiz savaş, gurur kaynağımızdır. Sizinki ise şampiyonluk vesilesidir. Şampiyonluk posterlerini revize etmeyi Allah kimseye nasip etmesin.”
“Rakip bulun genel şuraya gidelim”
“Kapı kapı dolaşıp, lider arıyorsunuz! Bulun, genel heyete gidelim! Lider adayı bulursanız, er meydanına ben geliyorum. Sabrım taşmaya başladı, bulana kadar da altımızı oymayın.”
