-
Haber7 – ÖZEL
İstanbul’da su krizi tehlikeli boyutlara ulaştı. CHP’li İBB yönetiminin Melen ve Yeşilçay Sistemi‘nden ‘elektrik masrafları’ gerekçesiyle su pompalamaması sonucu baraj doluluk oranlarını yüzde 25’in altına düşürdü. Avrupa Yakası’ndaki baraj doluluk oranı yüzde 9’ların altına düşerken kimi barajlarda yüzde 5’in altını gördü.
AVRUPA YAKASI’NDAKİ BARAJLARI MELEN SİSTEMİ BESLİYOR
İstanbul’un barajlarda 900 milyon metreküp civarında su tutma kapasitesi bulunurken bu kapasite boru çizgileriyle bir arada 1,6 milyar metreküpü buluyor. Barajlar bir yandan yağmurlarla su biriktirirken öteki taraftan Melen Çayı ve Yeşilçay’dan regülatörlerle dolduruluyor. 1,15 milyon metreküp transfer kapasitesine sahip Melen ve Yeşilçay’dan pompalanmayan su, direkt Karadeniz’e dökülüyor.
BARAJLARIN BOŞALMASININ NEDENİ SİSTEMİN YETERSİZ ÇALIŞTIRILMASI
Melen ve Yeşilçay Sistemi’nden kâfi su çekilmemesi su krizinde idare sıkıntısını ortaya koydu. Barajlara gereğince su aktarılmaması, İstanbul halkını susuzlukla karşı karşıya getirdi.
• 2021 yılında İstanbul’da 1,07 milyar metreküplük su muhtaçlığına karşılık Melen ve Yeşilçay sisteminin yüzde 54,4’ü kullanılarak 625,5 milyon metreküplük su çekildi.
• 2022 yılında 1,1 milyar metreküplük su gereksinimine karşılık sistemin yüzde 30,5’lik oranı kullanılarak yalnızca 351 milyon metreküplük su pompalandı.
• 2023’te ise sistemden barajlara şimdiye kadar 536 milyon metreküp su aktarıldı. Lakin son devirde aktarılan su, barajların kurumasının önüne geçemedi.
YÜZDE 9’A KADAR DÜŞTÜ
İstanbul’da nüfusunun yüzde 65’inin bulunduğu Avrupa Yakası’nda baraj doluluk oranı yüzde 9 seviyesine kadar düştü. Anadolu Yakası’nda ise bu oran şu anda yüzde 49 seviyesinde seyrediyor.
AVRUPA YAKASI CAN ÇEKİŞİYOR
Avrupa Yakası, baraj doluluk oranları müthiş boyutlara ulaşırken uzmanlar taban suyunun salgına yol açabileceği tasasını lisana getiriyor.
İşte Avrupa Yakası’ndaki barajların son durumu:
- Büyükçekmece Barajı: Yüzde 4,5
- Kazandere Barajı: Yüzde 5,1
- Pabuçdere Barajı: Yüzde 3
- Sazlıdere Barajı: Yüzde 9,5
- Istrancalar Barajı: Yüzde 18,6
- Alibey Barajı: Yüzde 17,2
- Terkos Barajı: Yüzde 11,6
AK PARTİ’DEN REAKSİYON: İSTANBUL SUSUZLUĞA İTİLİYOR
AK Parti İstanbul Meclis Üyesi ve Etraf, Yenilenebilir Güç ve İklim Değişikliği Komitesi Lideri Sadullah Hasanoğlu, Haber7’ye yaptığı açıklamada İBB’nin İstanbul’u susuzluğa ittiğini belirtti.
“İstanbul’un su kaynakları barajlar, Istrancalar’dan gelen su ile Melen ve Yeşilçay regülatörleridir” diyen Hasanoğlu, “İstanbul’un idaresini derinlemesine incelediğinizde önünüze çıkan sayılar İstanbul’un susuzluğa itildiğini gözler önüne seriyor.” dedi.
CUMHURBAŞKANIMIZ MELEN PROJESİYLE SORUNU ÇÖZMÜŞTÜ
Sadullah Hasanoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı devrinden 2019’a kadar su idaresinde sorun yaşanmadığını lisana getirdi. Melen Projesi’nin sigorta misyonu gördüğünü kaydeden Hasanoğlu, “Barajlar tek başına kâfi olmadığı için Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı devrinde yapılan ve devreye alınan Melen sistemi tek başına İstanbul’un en büyük su kaynağı olarak birebir vakitte su arz güvenliğini sağlayan sigortası vazifesini görüyor. Melen Projesi devreye alındıktan sonra İstanbul’da barajlarda su düzeyinde azalma yahut susuzluk riski üzere mevzular İstanbul’un gündeminden çıktı. 2019 seçimlerinde İstanbul’da idare değiştikten sonra İstanbul’un su idaresi aksamaya başladı.” tabirinde bulundu.
BOZULMA, ‘TEMEL ATMAMA TÖRENİ’YE BAŞLADI
İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu’nun atık su konusunda da başarısız olduğunu vurgulayan Hasanoğlu, “Bir atık su arıtma tesisinde ‘Temel Atmama Töreni’yle başlayan bozulma, atık suların kâfi arıtılmaması sonucu Haliç, Riva Deresi, Ayamama Deresi, başta olmak üzere İstanbul’un pek çok noktasında ortaya çıkan kirlilik imgeleriyle devam etti. Son olarak şu anda barajlarda su düzeyi yüzde 25 seviyesinin altını test etmeye başladı.” dedi.
SU İDARESİNDE 2022 CHP’Lİ İBB’NİN KARA YILI
“Barajların boş olmasının yegane sebebi 2022 yılında su idaresinde yapılan yanlışlar olduğunu görüyoruz.” diyen Hasanoğlu, şu sözlerde bulundu:
“Barajlarda su düzeyinin yüzde 25 düzeyine gelmesinin asıl sebebi, 2022 yılında yapılan büyük idare yanlışında gizli. 2022 yılında Melen Sistemi kapasite kullanım oranı yüzde 30 düzeyinde kalmış durumda. Melen Sistemi’nde akım müşahede noktalarından geçen su ölçüsü yıllık 2 milyar metreküp iken İstanbul’a alınan su ölçüsü 351 milyon metreküp düzeyinde bırakılmış. İçinde bulunduğumuz 2023 yılında ise barajlar alarm vermeye başladığı için tekrar muhtaçlık duyulan su azamî seviyede Melen Sisteminden sağlanmaya çalışılıyor. Bugün itibariyle Melen Sisteminden alınan su ölçüsü 556 Milyon metreküp.”
O DEVİR SU ÇEKİLSEYDİ ŞU ANDA SU KRİZİNİ KONUŞUYOR OLMAZDIK
2022 yılının ikinci yarısından itibaren Melen’den yüzde 70 oranında su çekilmesi gerektiğini kaydeden Hasanoğlu, “Eğer 2022 yılında Melen’in su kapasitesi birebir 2023 yılında olduğu üzere yüzde 70 seviyesinde olsaydı şu anda İstanbul’da barajlarda doluluk oranı yüzde 60 düzeyinde olacaktı.” tabirinde bulundu.
CHP’Lİ İBB, İSTANBUL’U SUSUZLUĞUN EŞİĞİNE GETİRDİ
“İşte sayılardan görüyoruz ki; Mevcut İBB idaresi İstanbul’u adeta susuzluğun eşiğine getirmiş oldu.” tenkidinde bulunan Hasanoğlu, şöyle konuştu:
İSTANBUL’U RAHATLATACAK PROJE BİTİRİLMEDİ
İstanbul’u rahatlatacak projelerin 2 yıl geciktirildiğini kaydeden Hasanoğlu, “Avrupa Yakasının batısında su riski yaşanmaması için AK Parti devrinde gerekli projeler hazırlanmış ve çalışmalara başlanmıştı. Melen Suyu’nu arıtacak ve şebekeye hazır hale getirecek Cumhuriyet Arıtma Tesisi’nin 2. Etap proje ihalesi yapılmıştı. Birebir Melen suyunu İstanbul’un batısına ulaştıracak biçimde Kağıthane-Sefaköy İçme Suyu Tüneli inşaatına da başlanmıştı. Tünel İnşaatı Şubat 2023 tarihinde bitmesi gerekiyordu. Mevcut İBB idaresi neredeyse her projede olduğu üzere Kağıthane-Sefaköy İçme Suyu Tüneli’ni de vaktinde bitiremedi. Şu an ki planlamaya bakıldığında 2025 yılında bitirilmesi öngörülüyor. Yani asgarî 2 yıl gecikme kelam konusu.” dedi.
İSTANBUL HEPİMİZİN
Su sorununun bütün İstanbulluları ilgilendiren bir mevzu olduğunu belirten Hasanoğlu, kelamlarını şöyle tamamladı:
