Beşiktaş Kulübü Lideri Ahmet Parıltı Çebi gündeme dair açıklamalarda bulunuyor.
İşte Çebi’nin açıklamaları:
“Galatasaray maçıyla ilgili mecburi açıklamalarımız odluğu için bu basın toplantısını düzenledik. Ali Şansalan ile ilgili Galatasaray medyasında duyduklarımız ve kamuoyuna verdikleri bildiri çok kolaydı ve yanlışsız değildi. Biz bunun yanlışsız olmadığını açıkladık. Bizim bir şey yapmadığımızı karşı tarafın bilmesine karşın, karşı taraf hakemi tesir altına almak için bunu yaptığını söyledik. Ahmet Parıltı Çebi, TFF’den Ali Şansalan’ı istedi diye bir telaffuz vardı, bu yanlıştı. Bizim kültürümüzde hakemle, teşvikle, primle maç almak ve maç vermek yok! Tüm öteki kulüp liderleri ve yöneticileri de bunu yeterli biliyor. Galatasaray lehine karar vermesi için Ali Şansalan’a bu baskı yapıldı.”
“Bizim kültürümüzde pusu ve linç kültürü yok. Aslında bunu Hakkı Yeten ve Süleyman Seba’ya hürmetini tabir eden tüm liderler yeterli biliyor. Ali Şansalan takdir haklarını Galatasaray lehine kullandı, 6 sarı kart bize gösterildi ve TFF’den ceza aldık.”
“YÖNETİCİM TEHDİT EDİLDİ”
“Asbaşkanımız Serhan Çetinsaya bir paylaşım yaptı, keşke olmasaydı. Daha biz açıklama yapmadan, çabucak düğmeye basıldı. Benim yöneticim tehdit edildi, hakaret edildi. Şantajlara maruz kaldı. Bunu diğerlerine yaptırıp, ‘Biz yapmadık’ derseniz; biz kabul etmeyiz ve bizi kandıramazsınız.”
“GALATASARAY BANA SALDIRDI”
“Deprem periyodunda de bana linç operasyonu yapıldı, bunu da Galatasaray yaptırdı. Bu troll hesaplarla bize saldırdılar. Bu hesapları yarın diğeri satın alır, size saldırırlar. Linç kültürü ile bir yere varamazsınız.”
“1 YAŞINDAKİ OĞLUNA KADAR KÜFÜR EDİLDİ”
“Galatasaray üzere büyük bir kulüp, idare heyeti toplantısında Serhan Çetinsaya’nın babasını aradı. ‘Benim oğlum özür dilemeyi düşünmüyor, 1 yaşındaki çocuğuna kadar küfürler edildi!’ dedi. Ayrıyeten ‘Benim mi özür dilememi istiyorsunuz?’ dedi. Galatasaray bu tehditlere ‘Dur’ demezken, babayı baskı altına alarak özür diletmeye çalışmak hakikat değil. 30 yıllık dostunuzun oğlunu tanımadığınızı söylüyorsunuz. Bu arkadaşımızı çok uygun tanıyorsunuz. Dostum dediğiniz bir kişinin oğluna bu kadar hakarete müsaade vermemeliydiniz. Kimseyi taciz ederek hakikat yola getirme çalışması içerisinde olamazsınız. Telefon konuşmalarını kamuoyuna paylaşmanız da hiç gerçek değil.”
METİN ÖZTÜRK’E: “KİMSİN SEN!”
“Metin Öztürk’ün açıklamalarını gördüm, bu iki yüzlülüktür. ‘Babası, Dursun Özbek’i aradı’ diyor. Bu palavra. Dursun Özbek aradı! ‘Başkan konuşur, mevzu kapanır’ diyorsun, pekala sen neden konuşuyorsun? İşiniz bittiyse sen neden konuşuyorsun? Kimi densizlikle suçluyorsun? Kimsin sen?”
“KOÇ AİLESİ İLE BAĞIMIZ ESKİ”
“Eray Yazgan diye bir Genel Sekreter, Koç ailesinin bizimle ilgili sponsorluğuyla ilgili konuştu. Ali Koç, Fenerbahçe’nin lideri. Şirketin başında olan Rahmi Koç! Ali Koç doğmadan Beşiktaş Kulübü’ne üye olmuştur. Bizim için de çok da kıymetli bir insandır. Bizim, Koç ailesiyle olan bağlantımız 1957 yılından bu yana devam etmektedir. Ali Koç ile münasebetimiz, Koç ailesi ile alakasız. Yalnızca başkanlık seviyesindedir.”
“Karşı kıyı” diyorsunuz, bu ne demek oluyor? Bulgaristan mı, Ermenistan mı? Karşı kıyı dediğiniz Kadıköy, İstanbul’un en pahalı yerlerinden biri. Sayın Dursun Özbek, grubunuza de söyleyin bu telaffuzlara gerek yok. 14 sene birebir sponsorlarla bir arada yürüdünüz. Bizim çok şükür Galatasaraylı sponsorum da yok. Olmayacak!”
“FENERBAHÇE İLE GALATASARAY KOALİSYON KURDU”
“Dursun Özbek ağabeyimdir. Genelde bu türlü söylerim. Hürmette kusur etmem. ‘Koalisyon’ diyor. Ne koalisyonu? Asıl koalisyon sizin aranızda var. Gaziantep ve Hatay çekilince, maşallah koalisyon oldunuz. El ele tutuşup yürüdünüz! Bizi koalisyon olarak görüyorsunuz, bu hürmet ve sevgidendir. Menfaat değildir! O vakit birlikte yürüyordunuz, puanların silinmesi için neden konuşmadınız? Fenerbahçe ile Galatasaray koalisyonun en hükümdarını uyguladı! Biz tek başımızaydık!”
“Hakem konusunda da koalisyon var! Eski hakemler gönderildi, bunlar itiraz etti. Bu hakemler geri geldi ‘İyi oldu’ dediler. Ben kabul etmedim, fakat artık tekrar bunlar itiraz ediyor. İşlerine geldiğinde çok hoş koalisyon kurarlar! Biz dostuz, koalisyon değiliz! Kimse bizi hengame ettirmesin! Herkese gereken karşılığı veririz. Susuyorsam, Süleyman Seba ve Hakkı Yeten terbiyesinden susuyorum!”
“BÜYÜKEKŞİ BAHİSLERİ ÇÖZEMİYOR”
“Bu iş MHK ile çözülmeyecek! 30 yıldır bunu herkes görüyor. Her TFF de MHK değiştiriyor. Daima MHK hatalı, TFF’nin hiç hatası yok yani! Tahminen siz yanlış atama yaptığınız için sizin değişmeniz gerekir! TFF Lideri Mehmet Büyükekşi düzgün niyetli lakin hususları çözemiyor! Bugüne kadar göremedim! Çözemiyorsanız, gitmeyi bilmeniz lazım! Edep ve adap bunu gerektirir!”
“Kurulların adaletli olduğunu göstermeleri lazım! Heyetler insanların haklarının verildiği yahut yenildiği yerlerdir! Bu konseylerin taraflı olduğu hissi oluşursa, bu tehlikedir.”
“BİZE EL VE PARMAK KALDIRDI!”
“TFF Lideri Mehmet Büyükekşi, bize el ve parmak kaldırdı! Bu tutum ve tavrı devam ediyor! Rica ediyorum bu algıyı değiştirin! Sabah, akşam Beşiktaş’a ceza kesiyor! Yetmedi, futbol ekibinin tamamına Fair-Play’den uzak diye ceza keseceksiniz! Kesmediğiniz bir yer kaldı mı? Bu topluluk bu kadar mı yanlışlı? TFF Lideri ve yöneticileri, Beşiktaş’ın karşısında olmadığını hissettirmeli!”
“TESCİLİ KABUL ETMİYORUM!”
“Biz 5 puan istemiyoruz! UEFA diyor ki, ‘Bir ekip o sene oynanan oyundan çıkarsa, onun maçları oynanmamış kabul edilir.’ Gaziantep ve Hatay dışarıda kaldı. Fenerbahçe ve Galatasaray, benden daha az deplasmana gitti. Teklif ediyorum, iki maçlarını eşitlik açısından deplasmanda oynamayı kabul etsinler! Haydi yapsınlar, hodri meydan! Haydi deplasmanları eşitleyelim! Deplasman yoksa o vakit gidelim her maçı Ankara’da oynayalım! Demek deplasman önemli! Sen benim hakkımı nasıl gasp ediyorsun? Beşiktaş şampiyon bile olsa, ligin tescil edilmesini kabul etmeyeceğim! Ben bunları ikinci yarı başlamadan söyledim! Tescili bu halde kabul etmiyorum! Nokta!”
“BÜYÜKEKŞİ’Yİ DESTEKLEMEYECEĞİM”
“Mehmet Büyükekşi aday olabilir. Âlâ niyetle çalışıyor lakin başarılı değil. Kendisini buraya gelirken desteklemedim, bir daha aday olursa da desteklemeyeceğim. Ondan daha güzel futboldan anlayanlar var bu ülkede! MHK’nin liderini değiştireceğine, kendi gitmeyi düşünmeli.”
